Kulluk
Allah’a kulluk edip, nefsi ayaklar altına almak.
İnsan, kendini bir damla sudan yaratan ve bütün güzelliklerle bezeyen;ayrıca içinde bilgi,düşünce ve yaratma(icat etme) nicelikleri bulunan Ruhunu iletmek suretiyle;O’na kendi iradesinden veren(serbesti) Tanrı’sına teşekkür edip,kulluk etmek mecburiyetindedir.Tanrı’sı, kendisini yok iken var eden; besleyip-büyüten, koruyup esirgeyen Sevgili aslı ve Rabbıdır.
Böyle güzel bir Tanrı’ya kulluk,yani itaat etmek;insanın şanını yüceltir.Ve Yüce Rabbı O’nu sever.O’na dünya ve Ahirette yardım eder.Kendi faziletinden verir.
Tanrı’ya kulluk etmek için, yukarıda sözü edilen nefis canavarını Tanrı aşkına ayaklar altına almak lazımdır.Çünkü nefis, kötülüğü emreder.İnsanı Tanrısal duygu ve zevklerden;maddi,süfli ve şehevi zevklere çeker.Bu suretle, insanın Ruhunun, Tanrı’sı ile arasının açılmasına neden olur;Bu nedenle;sağduyulu insan nefsinin (içgüdüsünün) itişlerine değil,”Ruhunun ve Aklının” sesine kulak verecektir.
Bedenini ve nefsini semirtenin,Ruhu zayıflar.Aklı doğru çalışmaz.Bir nevi manyaklaşır.Böyle bir duruma gelen insan;Tanrı’sını unutur ;kötü işlerle uğraşır ve yaratanına kulluk edemez!..
Nefsi ayaklar altına almanın yolu;aklın,Ruhun ve O’nun kaynağı olan ”Ruh’u Küll ve Aklı Küll olan Hz. Muhammed’in (a.s.v) Ruhundan ve Aklından faydalanmakla olur!”.Çünkü O büyük Peygamber (a.s.v), Güneş gibi büyük bir Nur’dur.İnsandaki Akıl ve Ruh, O’ndan ayrılmış,yıldız gibidir.Ruh semasını birtek yıldız, ne kadar parlak olsa da aydınlatamaz.
Akıl ve Ruh yıldızı,büyük Muhammed’i Ruh (a.s.v), Tanrı Güneşinden ışık ve enerji almadıkça;nefsin(içgüdünün), duygusal itişlerine güç yetiremez!..
O, Hakkın Işığı Muhammed (a.s.v)’dan faydalanmağa gelince;
ancak ve ancak O’nun Kutsal Yolu’na girip,O’nun emirlerini tutmakla olur!..Ruhun kuvvetlenmesi zikir(Tanrıyı çok anmak) ve Namaz , çok ibadetle olur.
Zikir(Tanrıyı anma ), kalbi diriltir.Tanrı’yı anmak, Tanrı’nın da insanı anmasına sebep olur.(27)
Anılan, anılır! Öyleyse, gerçek iman , “Allah!” demektir.
Namaz ise, Tanrı’yı büyüklemek, huzurunda divan durmak, rüku edip eğilmek ve nihayet secde edip yere kapanmaktır.Bu durumda namaz, “**Kulluk”** tur. Kulluk Tanrı’ya şükretmektir.
Demek oluyor ki; Allah’ı çağırma(çok zikretmek)İman;Namaz kılmak da Şükür (teşekkür)dür.
Ayrıca çok yememek,çok konuşmamak,çok uyumamak,nefsin boş arzularına şiddetle muhafelet etmekle,nefis zamanla kırılır.
“Sevm-ü Selat ve Hac ile,
Sanma biter zahid işin;
Meğer derviş’e vuslat,
Zikr ile irfan imiş!..”
(27) -“Allah’ı anın(zikredin) ki, Allah’ da sizi ansın.”(Bakara 152)